Beşiktaş semtimizin başarılı sanat insanı Tuna Orhan ile A’dan Z’ye tüm sanat akımlarını ve Kara Kartal tutkusunun nasıl filizlendiğini konuştuk.

“Valla kendimi ilk defa Vizontele Tuuba’da sinema perdesinde gördüğümde şunu demiştim: “Vay be, iyi ki şu sinema sektörüne girmişim”. O an benim için çok özel ve mutluluk dolu bir andı.”
 
“Semtin insanlarını, Çarşı’yı, Beşiktaş’ın değerlerini tanıdıkça bu takıma bir sempatim oluşmaya başladı. Bir gün kendimi rüyamda Beşiktaş formasıyla bir taraftar olarak görünce anladım ki ben de Beşiktaşlı olmak için doğmuşum.”
 
“Kafa olarak Çarşı ile aynıyız. Beşiktaşlı olmanın bir duruşu var, farkını hissettiriyor. Doğasever, insansever, matrak, yaratıcı bir taraftar... Sadece taraftar mı? Hiç futboldan anlamayan ben bile Beşiktaş’ın maçlarını izlerken inanılmaz keyif alıyorum. Diğer maçlarda sıkılıyorum. Beşiktaş’ın havası bambaşka.”
 
“Çarşı’da dünyadan ve Türkiye’den bihaber dolaşamazsınız. Olaylara duyarlı olmak, sadece kendi görüşlerinin borazanlığını yapmak değil, farklı düşüncelere de tahammül edebilmek...”
 
Daha fazlası Beşiktaş Dergisi Şubat sayısında...
 
Abone olmak için lütfen arayın: 444 1903