Türkiye Spor Yazarları Derneği’nin düzenlediği ‘Yükselen Değer Beşiktaş’ konulu panele katılan Başkanımız Fikret Orman, Türk sporunun marka değerinin yükseltilmesi için herkesin kafa yorması gerektiğini söyledi.

Gazeteci Meriç Müldür'ün moderatörlüğünü yaptığı panelde Başkanımız Fikret Orman şunları söyledi:

“Zamanla her şey değişti ama futbola olan ilgi hiç değişmedi. Popüler olan kişi ve kurumlar günümüz dünyasında daha fazla sponsor buluyor. Türkiye’nin en eski kurumlarından biriyiz. Ülke için yapabildiğimiz kadar iyi sponsorluklar yapmaya çalışıyoruz. Vodafone ile yaptığımız anlaşma iki kurum için de örnek oldu. Birbirimizden çok memnunuz. Vodafone ile yaptığımız anlaşma Türkiye için yüksek meblağlı bir anlaşma olsa da dünya ölçeğinde normal hatta düşük meblağlı bir anlaşma. Sponsorlar artık doğu coğrafyasından geliyor. Avrupa takımlarının yaptığı sponsorluklarla bizim yaptığımız sponsorlukların arasında çok fark var. Rekabetçi, izlenebilir bir Süper Lig yaratmalıyız. Türk sporunun marka değerinin yükseltilmesi konusunda kafa yormalıyız. Türk sporu her geçen gün daralmakta. Pazarın daralması herkesi olumsuz etkiliyor. Dünyadaki örneklerine bakınca kendimizi sponsorluk konusunda başarılı görmüyoruz. Onun için yurt dışı programlarına başladık. Bundan sonra devamlı doğu ülkelerine gideceğiz. Türkiye’de bu harekete ilk biz başladık. İngiltere’nin Manchester şehrinin 1.5 milyon nüfusu var ama sadece Manchester United takımının dünyada 600 milyonun üstünde taraftarı var. Beşiktaş sosyal medya hesapları aracılığıyla 13 milyon kişiye dokunuyor. Bizim şişirme hesaplarımız yok. Sosyal medyayı iyi kullanmaya çalışıyoruz. İletişim ile ilgili her hafta toplantılar yapıyoruz. Ülkemizi ve Beşiktaşımızı tanıtacak kampanyalara hazırlanıyoruz. İletişim konusunda stratejiler belirliyoruz. Rakiplerimizle birlikte büyümenin daha mantıklı olacağına inanıyorum. Geçen yıl maçlarda 2 milyon 750 bin turnike dönüşü oldu ve bunun 550 bini sadece Beşiktaş’a ait. Statlara taraftar gelmeyince popülarite sağlayamıyoruz. Bütün kulüplerin seyirci sayılarını artırması lazım. Tribünde şiddet, küfür, maç saatleri, marka değerini düşüren TV programları, hakemlerin çok konuşulması, futbola olan ilgiyi azaltıyor. 15 milyonluk şehirde 800 kişiye oynanan Süper Lig maçı olmaz. Topluma sporu sevdirmeliyiz. Federasyonlarla birlikte projeler geliştirilmeli. Cenk Tosun transferi için çok tebrik alıyoruz ama Avrupa’da 200 milyon Euro’ya oyuncu satılıyor. Ekonomik olarak bakıldığında birçok Avrupa liginden iyi durumdayız ama bizim gerimizdeki ligler yüksek ücretli transferler gerçekleştiriliyor. Dünyanın altı-yedi bölgesinde ciddi olarak faaliyet gösteriyoruz. Arabistan, Mısır, Azerbaycan’da bizim reklamlarımızı görürsünüz. Malezya, Endonezya, Çin ve Türki cumhuriyetler bizim esas ilgi alanımız. Dünyanın doğu bölgesinde 1.2 milyar müslüman yaşıyor. Biz oradaki müslüman nüfusu kulübümüze sempati duyulması için bir vesile olarak görüyoruz. İşadamları egolarıyla kulüp yöneticinde sonuçları negatif oluyor. Başkan kulübe 24 saatini vermeli ve maaş almalı. Ben vaktimin büyük bir çoğunluğunu Beşiktaş’a harcıyorum. Başarının arkasında benim ve yönetim kurulu üyesi arkadaşlarımın emekleri var. Son 3 yılda 80 milyon Euro değerinde satış yaptık. Bunları yaparken de hep şampiyon olduk. Marka değeri yukarı çıkarsa Türk takımlarının tüm sorunları çözülür. İnsanları sosyalleştirebilecek tek unsur spordur. Türkiye’de kimse spor yapmıyor dolayısıyla sporcu da çıkmıyor. Genç oyunculara takımda yer veremiyoruz. Bunun için genç oyuncuların kendilerini geliştirebilecekleri bir B takımına sahip olmalıyız. Bizim stadımızda hiç olay çıkmaz. Taraftarlarımızın stada giriş yaptıkları nokta belli, oturdukları yer belli. Kamera sistemiyle herkes izlenir. Bize zarar veren kişilere uyarılır. Bu konuda tavizimiz yok. Kadın taraftarlarımız gönül rahatlığıyla stadımıza gelip maç izliyor. Spor ailesinin bir parçasıyız. Basın olmadan çalışmalarımızı kimseye iletemeyiz. Yasakçı zihiniyeti doğru bulmuyoruz. Karşılıklı bir sistem getirilmeli basınla ilişkilerde. Haberler artık sosyal medya aracılığıyla hemen yayılıyor. Pozitif programlar yaparız. Yöneticilik mazaret üretme sanatı değil, çözüm üretme sanatı. Kulüp televizyonları zarar ediyor. Biz faiz ödeyen bir kurumuz. Giderlerimizi kısmak zorundayız. BJK TV HD yayına geçecek. Masraflarını kısıyoruz. Yatırımcı mantığıyla gidildiği zaman masraf artıyor. Ben o riskleri alabilecek durumda değilim. Uyduya çıkmak için yüksek bir ücret ödeniyor. Her şey yavaş yavaş dijitale dönüyor. Tekerlekli Sandalye Basketbolda yabancı oyuncu ile oynamıyoruz. 3 milyon TL civarında maliyeti var bize tekerlekli sandalye basketbol takımının. Akatlar’da harika bir salonumuz var. Otoparkı var. Her yere yakın ama kimse gelmiyor. Amatör şubelerde yıllık 50 milyon TL zarar ediyoruz. Şenol Güneş’i çok seviyoruz. Disiplinli ve namuslu. Çok çalışkan. Yenilikçi. Büyük karakter özellikleri var. 50 yıldır Türk futbolunun içinde. İnsanlara bir şeyler öğretmeyi seviyor. Son iki sene şampiyon olduk. Bu bir ekip işidir. Beşiktaş’ı hep beraber şampiyon yaptık. Şenol Güneş işini iyi yapıyor. Taraftarlarımız muhteşem. Bu sezon da daha iyisini yapma isteğindeyiz. Transfer çalışmalarımız var. Yeni sezon için bile transfer planlaması yapıyoruz. Takviye yapmayı düşünüyoruz. Çok kuvvetli bir kadromuz var. İşimize gelirse transfer yapacağız. Beşiktaş’ın oyuncuları üst düzey, teklif almaları kadar normal bir şey yok. Oyuncularımızın popüler olması çok hoş bir şey.”